sıkıntıdan kabız oldum yemin ediyorum. pınarı isticekler diye gittim geçen antalyaya, tüm iyi niyetimle gittim, samimiyetsiz olabilirim, bayıla bayıla da gitmedim ama orda olmam gerektiğini düşündüğüm için gittim. koca bir cumartesim insanlara hizmet ederek geçti, getir-götür ve laf dinle şeklinde. insanları izledim, ne yapıyorlar, ne konuşuyorlar diye. sonra hepsinden tiksindim. kendi kızlarının bile arkasından konuşan anne babamdan nefret ettim, her meselesi sıkıntılı olduğu için pınardan nefret ettim, bir aile olmayı asla beceremedikleri için halalarımdan nefret ettim, gelen misafirlerden de geldikleri için nefret ettim. sonra pınarla buzları da eritelim diyordum, bir ara geri dönmeyi bile düşündüm yanına. sonra saçmaladığımı fark ettim. pınarın yanından çok da güzel ayrılmamıştık mesela ve yine 8 ay sonra 'biz gittikten sonra' pınarın ne kadar yalnız kaldığı üzerine konuştuk. her şeyin suçlusu pınar değil diye konuştuk, yanlış bildiğimiz, geç öğrendiğimiz şeyler bizi bir arada tutamamıştı. şu an senaryoyu baştan alsak çok daha iyi bir partner olabilirdim ama bunun için yapabileceğim pek bir şey yok!
üstelik tekrar tekrar o evi terk etmem üzerine suçlanabiliyorum mesela, işte hep aynı atasözü hırsızın hiç mi suçu yok mu ne oluyor. tamam herkes suçluydu, e kovdun gittik. sonra da keşke daha çok kovsaydım diyo mal. neyse bu sonu gelmez bir tartışma neticede. ama bu tartışmayla beraber şunu sorguluyor pınar, merasimde yanımda olduğun teşekkür ederim, gerçekten çok yardımcı oldun ama niye geldin, ben burda niyet ararım. nasıl sinir oluyorum.
ya bu daha önce de olmuştu, sultanla. küstük sonra ben barışalım diye konuşalım görüşelim istedim, görüştük, niye aradın dediydi bana. e ben salağım demek ki.
dön dolaş hep aynı terane ya, hayat çok sıkıcı.
bunlar olurken olan tek güzel şey sanırım Alanya devlet hastanesinde staj ayarlayabilmekti. özgenin patronu taşaklı adam. o ayarladı bunu ki, beraber hastane yetkili abilerinin yanına gittiğimizde ilgili bir hali vardı, biri dedi ki babasısınız herhalde. babam olsaydı keşke orda. babam da bunu bilse o da orda olmayı dilerdi bence. çünkü bunu yapanın baba olması lazım. çünkü orda senin bağlantın olacak adamların geneli adam sikmeye uğraşıyor. hadi patron iyi bir insan gerçekten, ama başkalarının böyle iyiliklerine sanırım asla güvenmemeli. bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü?
antalya'dan izmir'e dönecekken bi mutsuzluk çöktü. anneme dedim ya ne burda kalasım var ne izmir ne alanya. demreye git dedi. kadının fikirler sabit, standart. yok anne ben daha çok interrail falan..................
sonra döndüm mecburen izmir'e.
özgür'le görüştük falan bayaa da iyi geldi. doğum günü için güzel planlar yaptık, gerçek olsun ve çok güzel olsun istiyorum. bu olanlarla bizim aidiyet problemleri çözülmüyor arkadaş. bir oğlana kapılıp gitmek mantıklı değil :/
bugün de zar zor geçtim bütünlemeden. sağ olsun hoca şeyyaptı, itekledi de geçtim. eve döndükten sonra azcık takılıyim dizi izleyip sonra ders çalışırım diyordum da bir türlü nasip olmadı. neyse azcık sosyal psikoloji kasayım. geçerim umuyorum.
bizi bir arada tutmaya yarayacak gec öğrendiğimiz şeyler nelerdi? gözden kaçırdığımız?
YanıtlaSil